Çorlu Belediyesi, Çorlu Kent Konseyi ve Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi tarafından "Deprem ve Şehir Afetleri" konulu panel düzenlendi.
Çorlu Belediyesi Atatürk Kent
Enstitüsü Konferans Salonu'nda düzenlenen panele Yıldız Teknik Üniversitesi
Doğa Bilimleri Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, Tekirdağ
Büyükşehir Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanı Sevim Avcı
Yener ve Çorlu Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü İnşaat Mühendisi Evren
Özmen Uludağ konuşmacı olarak katıldı.
ENİNDE SONUNDA MARMARA DA
DEPREM OLACAK
Yıldız Teknik Üniversitesi
Doğa Bilimleri Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, depreme karşı
uyarlarda bulunarak Marmara da deprem olacak” dedi. Ersoy, “Depremin ne
büyüklükte nerede ne zaman olacağını bilmiyoruz. Biz değil kimse bilmiyor,
dünyada depremin hangi zamanda olacağını hiçbir ülke bilmiyor. Dünyada bunu
bilebilecek yetenekler henüz gelişmedi. Fakat potansiyel olarak nerelerde
gerilim var, nerelerde deprem olacak bunları biliyoruz. Marmara da deprem
olacak diyorsak bu genel olarak doğrudur. Tekrarlama ağırlıklarını ortaya
koyuyoruz, geçmişteki depremleri de esas alarak. Marmara Bölgesi’ni
ilgilendiren Kuzey Anadolu Fayı Doğu Anadolu’da Bingöl den başlayıp, İzmit’e
doğru hareket eden ve oradan Saros Körfezinden çıkan 1200 Kilometre boyunca
uzanan bir Fay hattı var” dedi.
“DİRENÇLİ ŞEHİRLER
OLUŞTURULMASI GEREKİYOR”
Tekirdağ Büyükşehir Deprem
Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanı Sevim Avcı Yener ise yaptığı
sunumda şehirlerin afetlere dirençli bir anlayışla planlanması gerektiğini
belirterek Büyükşehir Belediyesi'nin bu konu ile ilgili yaptığı çalışmalardan
bahsetti. Yener, “Dirençlik şehirler için yapılacak işler arasında afet riskini
idrak etmek ve azaltmak için vatandaş gruplarının ve sivil toplumun katılımına
dayalı organizasyon ve koordinasyonu devreye sokmak yerel birlikler kurmak
önemli yer tutmaktadır. Bu kapsamda ilçelerde afet gönüllüleri, öğrenci ve halk
eğitilerek organizasyona katılmıştır. Tüm birimlerin afet risklerinin
azaltılması ve hazırlıklı olma faliyetlerindeki rolleri belirlemek kapsamında
Afet Acil Durum ve Stratejik Planlar hazırlanmıştır. Şehrimizin dirençliliğine
yönelik bu bilgilere ve planlara halkın kolaylıkla ulaşabilir olması kapsamında
tüm veriler ve bilgiler belediyemizin internet sayfasında yayınlanmaktadır”
dedi.
JAPONLAR SAĞLAM BİNA YAPMAYI
MİMAR SİNANDAN ÖĞRENMİŞLERDİR
Daha sonra söz alan Çorlu
Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü İnşaat Mühendisi Evren Özmen Uludağ ise
Depremin mutlaka olacağını ve buna göre sağlam binaların yapılması gerektiğini
ifade etti. Uludağ, “Yapılan önlemlerle hasarların yüzde yetmişe kadar
önlenmesi mümkündür. Peki bu inşa edilen depreme dayanıklı yapılar nasıl
olmalıdır. Bunun için bir kriter yok. Arazi seçimi ve binanın araziye
yerleştirilmesi son derece önemlidir. Zemin şartları, mimari tasarım, iyi
malzeme kullanımı bu kriterlerden bazılarıdır. Sert ve yumuşak zemin
birleşimlerine binalar yapılmalıdır. Salınımlar binanın doğal frekansına
eşitlendiğinde bina buna dayanamaz. Günümüz şartlarında 9 büyüklüğünde
depremlerin neden olduğu salınımları sönümleyerek doğal frekansları titreşim frekansına
eşitlenmesi engelleniyor. Bu sistem ilk olarak 1500 li yıllarda ustalık eserim
dediği Selimiye Camisini inşa ederken Mimar Sinan kullanıyor. Bu gerçek 1950’li
yıllarda Japon Mimarlar tarafından özel izinlerle yaptıkları izinlerle ortaya
çıkmıştır. Yani Japonlar deprem güvenlikli bina yapmayı bundan 500 yıl önce
yaşayan Mimar Sinan’dan öğrenmişlerdir” dedi.
İmdat Şahin