BEYAZ YAKALILAR BOYUN FITIĞINA YAKALANIYOR

Fizyoterapinin geniş bir kavram olduğunu ve pek çok alanla ilişkide bulunduğunu belirten Elif Ay”Herhangi bir hastalık, travma, yaralanma ve yaşlılığa bağlı oluşan bir fonksiyon kaybı veya kas-iskelet sisteminde oluşan bir ağrı gibi durumlarda ortaya çıkan bir tedavi yöntemi.  Zaten terapinin amacı da hastadaki kas ağrısını azaltıp kas kuvvetini arttırıp hastayı tekrar günlük yaşam aktivitelerini tekrar yapabilme yeteneğini arttırıp yaşam kalitesini arttırmak. Hem bir tedavi yöntemi hem de bir rehabilite. İkisi bir arada” dedi.

Çorlu’da fizyoterapiyle ilgili En çok başvurunun boyun fıtığı ile fibromiyalji olduğunu belirten Ay, bu hastalıkların ofis çalışanları ve ev hanımlarında görüldüğünü söyledi. Ay, “Merkezimize gelen hastalardaki genel şikâyet hep bu ikisi üzerinde yoğunlaşıyor. Bu ikisi de masa başı çalışan, beyaz yakalıların şikâyetlerinden oluşuyor” dedi.

ÇORLULU KADINLAR YAYGIN AĞRI SENDROMLU

Fibromiyalji olarak bilinen yaygın ağrı sendromu olarak da adlandırılan rahatsızlığın daha çok kadınlarda ortaya çıktığını ve gelişmiş ülkelerde görülen bir hastalık olduğuna dikkat çeken Fizyoterpis Ay, “Toplumun hemen hemen dörtte üçünde görülen biyo-psikososyal bir hastalık. Hem kas ağrısı olarak karşımıza çıkıyor hem de beslenme bozukluğunda ortaya çıkıyor. Stresle de ilgili. Mükemmeliyetçi, stresli, kaygı durum yüksek insanlarda ortaya çıkıyor” diyerek bu rahatsızlıkta tetik noktaları olan topuk, kalça, sırt, boyun gibi noktalarda ağrıların ortaya çıktığının dile getirdi. GTOS Fizyoterapi Merkezine başvuran fibromiyalji hastalarının yüzde sekseninin kadılar olduğunu belirten Ay, “ Kadınlarda stres ve kaygı düzeyi erkeklere göre daha yüksek. Kadınların bünyesi erkeklere göre bir derece daha narin ve zayıf. Çorlu’da da çalışan kadın sayısı çok fazla. Bunun üstüne ev ve çocukların sorunları da eklenince stres ve kaygı doğuruyor maalesef” dedi.

SAĞLIĞINIZ İÇİN BUNLARI YAPIN

Fizyoterapist Elif Ay Bu rahatsızlıkları önlemek için yapılacakları da şu şekilde sıraladı:

En çok doğru bilinen yanlışlarla başlamak lazım. Hastaların büyük bir çoğunluğu ilk etapta doktora gidip MR çektirip, kas gevşetici veya ağrı kesici kullanarak geliyorlar. Fakat ilaç tedavisi sürekli alarm veren bir makinanın alarmını kapatmak gibi. Bu ağrıyı kesince hastalık ortadan kalkmıyor. Bu ağrının nedeni nedir ve nereden kaynaklanıyor, onu bulup oradan tedaviye başlamak gerekli. Masabaşı çalışanlar bir süre sonra vücut adapte oluyor. Kötü bir durum var ortada. Vücut da buna adapte olmaya çalışıyor. Kasları kısaltıyor, boynu düzleştiriyor. Karşımıza ağrı problemleri çıkıyor. Biz burada tekrar hastayı ilk olarak ağrı durumunu ortadan kaldırıyoruz. Kasları gererek kısa fizik tedavi uygulayarak hastayı tekrar egzersize hazır bir konuma getiriyoruz. Bundan sonraki adım çok önemli. İdame evresi dediğimiz koruma kısmında yapacağı düzenli egzersizlerle, hayatındaki o olumsuz koşulları düzenlemesiyle bu ağrılardan kesin olarak kurtulabilir.

SEYFİ GENÇ