Kendisini anlatan AK Parti Belediye Başkan Aday Adayı Hakan Sunal, Kütahya da dünyaya geldiğini söyledi. Sunal, “1965 yılında Kütahyada’da doğdum.İlkokul, ortaokul ve lise eğitimini Kütahya da tamamladım. 17 yaşımda Kütahya’dan ayrıldım.1982 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde eğitime başladım, 1988 de mezun oldum. Mardin de mecburi hizmetimi yaptım. 1990 da Çorlu’lu olan eşim Remziye Sunal ile evlendim ve aynı yıl İzmir de Uzmanlığıma başladım. 1994 yılının sonunda Genel Cerrahi Uzmanı oldum. 1995 yılında Şırnak Asker Hastanesinde askerliğimi yaptım. Terör olayların en yoğun yaşandığı dönemde orada olup hizmet etmek benim için gurur vericiydi. Eşim ve büyük kızım da benimle birlikte askerliği tamamlamamda bana destek oldular.1997 yılında Çorlu Devlet Hastanesine Genel Cerrahi Uzmanı olarak tayin oldum. Şırnakta Hako olan ben artık Akan olmuştum. O zaman dan beri yani 21 yılı aşkın zamandır Çorlu’ya hizmet etmekteyim. Şöyle çevreme baktığımda görüyorum ki çok fazla kişinin derdine derman olmuşuz ve sevenimiz gitgide artmış. Bu da bana ayrı bir gurur veriyor” dedi.

BU GÜNE KADAR SİYASETEN BİRÇOK GÖREV ALDIM

Siyasi anlamda birçok görev aldığını belirten Hakan Sunal, büyük tecrübeler edindiğini ifade etti. Sunal, “Haziran 2011 genel seçimlerinde Tekirdağ AK Parti Milletvekili Aday Adayı oldum. O zamandan beri de siyasette fiilen görev alıyorum. Mahalle teşkilatları, seçim ve refarandumlarda okul sorumlulukları, İl Başkan Yardımcılığı, il ve ilçe delegeliği, 2014 Yerel Seçimlerinde Çorlu İlçesi Belediye Başkan a.adayı ve kontenjan 1.sıra adayı, 2015 Haziran Genel Seçimlerinde Tekirdağ 5 inci sıra adayı ve 2018 Haziran Genel Seçimlerinde Millet vekili aday adayı oldum. 2 kız çocuğu babası olarak kendimi çok şanslı görüyorum. Büyük kızım Diş Hekimi, bir ay sonra Ortodonti uzmanı olacak. Küçük kızımın hedefleri büyük. O ülkemizin ilk kadın cumhurbaşkanı olmayı istiyor. Şu an Ankara Bikent Üniversitesi Ekonomi bölümü öğrencisi” dedi. Çorlu AK Parti Belediye Başkan Aday Adayı Hakan Sunal konuşmasını sürdürdü:

“MARKA ŞEHİR İÇİN ADAY OLDUM”

Bir süredir çeşitli sivil toplum örgütleriyle birlikte okullarda, kent konseylerinde, radyo, televizyonlarda Uyuşturucu Ve Madde Bağımlılığı İle Mücadele, Kanser, Çöliyak Hastalığı, Meslek Tanıtımı Ve Sağlık Programları yapmaktayım. Mesleğim gereği “Önce insan” ilkesi ile çalıştım. Yüzyıllar öncesinden kulağımıza “İnsanı Yaşat ki Devlet Yaşasın...” sözleri fısıldanmış ki hep bu düstur ile yaşamaya gayret ettim. Biz tıp doktorları mesleğe atılırken “din, dil, ırk, cinsiyet, milliyet ayrımı yapmaksızın görevimizi yapacağız” diye ant içeriz. Yine aynı ilke ile Belediye Başkan A.Adayı oldum. Çorlu’daki hızlı ve kötü kentleşmeye karşı koyabilmek ve “marka şehir” yaratmak isteği benim bu göreve talip olmama sebep oldu.

“TÜRKİYE DE ENÇOK DÖRT S KONUŞULUYOR”

Türkiye’de en fazla dört S konuşuluyor, bunlardan birincisi sağlık, sağlıkla ilgili herkes konuşuyor, Spor keza aynı şekilde derbiler, şu takım bunu yaptı bu takım bunu yaptı diyerek sporda konuşuluyor. Sanat konuşuluyor sanatında genellikle aktüel kısmı konuşuluyor. Dördüncü S de siyaset herkes her ortamda siyaset konuşur bizim ülkemizde. 2010 yılından itibaren siyaseti aktif olarak yürütüyorum ve artık tecrübe kazandığımı düşünüyorum. 2010’dan önce teşkilat yapılarını çok bilmezdim ama son yıllarda ciddi tecrübe edindik, teşkilat yapılarını tanıdık.

“KÖYDEN MAHALLEYE DÖNÜŞEN YERLERE YEREL YÖNETİCİLER OLARAK EL ATMAMIZ GEREKİYOR”

Biz Çorlu’nun hep merkezdeki mahallelerinin eksiklerini görüyoruz ama bir de Büyükşehir olmasıyla birlikte köyden mahalleye dönem mahallelerimiz var. Çorlu’nun aslında tarım ve hayvancılık kısmı da var. Şu andaki mevcut belediyeler o mahallelerle ilgili bir şey yapıyorlar mı açıkçası ben görmüyorum. Köye gittiğimiz zaman, tohum desteği verilsin, mazot desteği verilsin, gübre desteği verilsin, hayvancılığa destek verilsin gibi genelden sürekli bir şeyler isteniyor. Sanki bu konularda yerelin hiç yapacağı bir şey yokmuş gibi davranılıyor. Ama oysaki yerelin de eski köy şimdiki mahalleler için yapacağı birçok şey var. O köyden mahalleye dönen mahallelerde üretilen ürünlerin satışı noktasında çiftçilerimiz sıkıntı yaşıyor. Deniyor ki biz ürünümüzü bir liraya satıyoruz, tezgahlara geldiği zaman bu ürün 10 lira oluyor aradaki aracılar mı kazanıyor diye dert yanılıyor. Peki kooperatifler kurularak bu ürünlerin satışları direk yapılamaz mı hem mahalli çiftçilerimiz kazanır hem birlik kurulmuş olur.

“ÇORLU’YA BİR ŞEHİTLER MEYDANI KAZANDIRABİLİRİZ”

Şehitler meydanı Çorlu’da yapılması lazım, o meydanda anıtlar yapılabilir, bunu tabi yerel yönetimleri yapabilir. Çorlu’da her yıl artan bir nüfus var bunun planını da yapacak olan yerel yönetimdir. Alt yapısı olmayan, yolu, kaldırımı olmayan yerlerde iki katlı binaları yıkarak 5 katlı 6 katlı bina yapmak ne kadar doğru, oradaki nüfusu artırıyorsunuz, bu şekilde bir dönüşüm olmaması lazım. Bu durumları görmemekte abese iştikal maalesef. Bana diyorlar bazen sen doktorsun neden böyle adaylıkla uğraşıyorsun diye ama ben lider olduğumu düşünüyorum. Ben grubu derleyip toparlayabileceğimi düşünüyorum.

“LİSE KAMPÜSÜ YAPABİLİRİZ”

Özellikle liselere ben üniversite öncesi gibi yaklaşıyorum, eğitimin biraz daha farklı olması lazım, üniversitede amfi gibi yerler var, bunları neden liselere taşımayalım. Onlar için güzel ortamlar hazırlamayalım. O amfide konferanslar olsun, tarih dersleri ortak olarak alınsın, buraya artık profesörlerin doçentlerin geldiği konuştuğu yerler inşa edelim. Seminer salonların yanı sıra kafeler yapılabilir, ibadet haneler yapabiliriz. Bunlar olmayacak işler değil bunları yapabiliriz. Çorlu’ya bir yurt yapabiliriz, çünkü bu konuda da bir yetersizlik söz konusu.

“MİLLET BAHÇESİ OLACAK YERLE İLGİLİ BİZ 2014 YILINDA ÇALIŞMA YAPMIŞTIK”

Çevre Bakanımız gelerek ilan ettiği Millet Bahçesi projesini ilan etmişti. 2014 yerel seçimleri için hazırladığımız projelerimiz arasında, Millet Bahçesi’nin olacağı alanla ilgili bir çalışma yapmıştık. Şu andaki Eski Kız Meslek Lisesi ile Atatürk Meydanı arası yeşil alana dönüştürülecek diye bir projeyi hazırladık biz. Bakanımızda söyledi sadece belli bir alan yeterli olacak mı diye, bakanımızda söyledi tabi yeterli değil bunla ilgili de çalışma yapılacak diye. Tabi çok kolay değil diğer yerlerle ilgili istimlak ama bunlar yapılabilir. Biz 15 Temmuz’u da yaşamamıştık biz o zaman yaptığımız projede bu parka Demokrasi Parkı ismini vermişiz. Ben yine aynı şeyi söylüyorum o bölge taşıta kapatılmış parkın olduğu bir yer haline getirilmeli. Sabah 10.00 akşam 18.00 trafiğe kapatılabilir. Omurtak Caddesi’ndeki esnafımız için çok daha iyi olacağını düşünüyorum” dedi.

İmdat Şahin